TİM Başkanı Gülle, ihracat ile ilgili "Şu anda temmuzda yüzde 20'nin üzerinde bir artışla gidiyoruz. Belki ay sonunda en yüksek temmuz rakamı açıklayacağız." ifadesini kullandı.
Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) Başkanı İsmail Gülle, Anadolu Ajansı'nın AA'nın 100. Yıl Vizyonu çerçevesinde geliştirdiği ve finans piyasası profesyonelleri ile buluştuğu platformu AA Finans Haberleri Terminali'nden (aafinans.com) canlı yayınlanan Finans Masasına konuk oldu.
İhracatçıların geçen yılı rekorla kapattığını, her geçen ay rekorların konuşulduğunu dile getiren Gülle, uzun zamandır ihracat rakamlarına ilişkin güzel verilerin geldiğini söyledi.
Gülle, ihracat artışının haziranda belki de seçimin etkisiyle biraz beklentilerin altında kaldığını kaydederek, "Ancak şu anda temmuzda yüzde 20'nin üzerinde bir artışla gidiyoruz. Belki ay sonunda en yüksek temmuz rakamı açıklayacağız. Bu da geçen ay 161,5 milyar dolar olan ihracat rekorunu daha da yukarıya koyacak. Yıl sonundaki 173 milyar dolarlık hedefi yakalamada önemli bir eşik olacak." diye konuştu.
Temmuzda iyi bir ihracat rakamı geleceğini ifade eden Gülle, eylül, ekim ve kasımdaki performans ile ihracat hedefini tutturacaklarını ve biraz da geçecek gibi bir projeksiyon gözlediklerini vurguladı.
Gülle, yeni döneme ilişkin, değişim ve dönüşümün birinci söylemleri olduğunu, ülkede üretim yaparak dünyaya sattıklarını belirterek, dünya çağında rekabet edilebilir kalite ve standartlarda üretim yaptıklarını bildirdi.
"İran'a ayrıca çalışmalı, Afrika'ya yoğunlaşmalıyız"
Gülle, küresel ekonomide gittikçe artan korumacı politikalarının hatırlatılması üzerine, Gümrük Birliği'nin ticaret savaşlarında kendilerini bazı ülkelerde kısıtladığını vurguladı.
Gülle, "Üretim bir ülkenin olmazsa olmazı, ihracat da ikinci olmazsa olmazı. O yüzden biz üreteceğiz ve çok satacağız." dedi.
Bu değişimi iyi okumaları gerektiğinin altını çizen Gülle, şunları kaydetti.
"İran'a ayrıca çalışmamız, komşularımızla ayrı strateji ve ilişkileri yürütmemiz gerekiyor. Afrika'yı çok iyi okumamız ve çalışmamız gerekiyor. Artık yeni pazar, yeni dünya Afrika. 500 milyar dolarlık bugün bir ticareti olan kıtada biz 12 milyar dolarlık ihracatla varız. Sayın Cumhurbaşkanımıza olan sevgiyi görüyoruz, Türkiye'ye olan ilgiyi görüyoruz ama biz bunu ticaretle taçlandıramıyoruz. O yüzden bu ülkelere özel çalışmalar yapmamız lazım. Heyetler getirip ticareti karşılıklı hale getirmemiz gerekiyor.
Türk Ticaret Merkezleri Projesinin en doğru uygulanması gereken yerlerden bir tanesi olduğu kanaatindeyim. Çünkü bizi seven, bizi isteyen, bizimle ticaret yapmak isteyen bir bölgeye ticareti iyi şekilde yapmamak bizi sorumlu tutar. Biz bu sorumluluğu en iyi şekilde alıp bu ülkelerle ticareti artırmalıyız. Burada fırsat var, imkan var. Türk ihracatçısı da imkan neredeyse orada olmuştur. Bu fırsatları çok iyi okumalıyız."
"Faizin bu kadar artması ciddi bir sorundur"
Kurdaki oynaklığın ihracatçıyı rahatsız ettiğini ifade eden Gülle, volatilitenin artmasıyla ihracat birim fiyatlarının baskı altında kalacak seviyelere geldiğini kaydetti.
Gelinen noktada kuru avantaja çevirmeye çalışmaları gerektiğini belirten Gülle, "Bunu bir avantaj olarak görmek lazım. Türkiye rekabet edemediği ürünlerde de belki tonaj açısından da daha fazla ihracat yaptı. Bir milyon tona yakın daha fazla ihracat yapmışız bu 6 aylık süreç içerisinde. Bunu da avantaj olarak kullanmamız gerekiyor. Bazı giremediğimiz pazarlara şimdi girebiliyoruz, bazı satamadığımız malları şimdi satabiliyoruz ama bunu dengeli bir şekilde götüremedik. Hep belli bir yerde tuttuk. Sonra bir dış etkiyle hep bu işi bir anda atlatarak bunu devalüasyon algısına getirdik maalesef. Halbuki ihracatın enflasyon kadar olması bence önemli." değerlendirmesinde bulundu.
Kurdaki oynaklıkla faizdeki yukarı yönlü gidişin aynı zamanda meydana geldiğine dikkati çeken Gülle, şöyle konuştu:
"Siz de biliyorsunuz normal günler yaşamıyoruz. Türkiye’de döviz bir taraftan artıyor, faiz bir taraftan artıyor. Dövizin artmasını ülke ihracatla taşıyabilir ama faizin bu kadar artması gerçekten ciddi bir sorundur. Faiz bundan sonraki süreçte dünyayı rahatsız ettiği bu noktada bizi de rahatsız ediyor. Hem maliyetler içerisinde çok ciddi bir borçlanma getiriyor. Bankaların piyasaya bakış açısını da etkileyebiliyor, zaten daralan piyasayı daha da etkileyebiliyor. Bence faiz bütün bu söylediklerimizin üzerinde en etkili olabilecek argüman. Faizi bizim iyi yönetmemiz gerekiyor. Türkiye’nin faizi aşağı doğru indirmesi gerekiyor. Bu yukarı doğru beklenti daha farklı hastalıklara sebep olacaktır. Üretime, tüketime ve ihracata zarar verecektir."
"Otomotivde ihracat artışı 3-4 milyar dolarlık bir artışa sebep oluyor"
Otomotiv sektörü ihracatının yıl sonunda 31-32 milyar dolar seviyesine denk gelebileceğini anlatan Gülle, “Bunu daha yukarıya götürebiliriz. Konjonktürel olarak bir takım daralmalar olabilir ama biliyoruz orada yüzde 10’luk bir ihracat artışı 3-4 milyar dolarlık bir artışa sebep oluyor. O açıdan bu sektörlerimiz ilave bir teşvik beklentisinden ziyade mevcut teşviklerle ve başka sorunlarının çözümüyle bunları yapabilecek güçteler.” değerlendirmesini yaptı.
"Bizim insanımız gördüğüne inanıyor"
Gülle, yaptıkları ilk TİM Yönetim Kurulu Toplantısı’nda Eximbank konusunu ele aldıklarını ifade ederek, toplantıda genel ekonomik gelişmelerin ve TİM Yasası’nın güncellenmesi hususlarının da masaya yatırıldığını kaydetti.
Gülle, "Meclisimizin yasasını değiştirmemiz gerekiyor, bu konuda sayın bakanımınız da desteği var. İnşallah ilk icraatımız öncelikle kendi yasamızı yenilemek olacak. Daha sonra da gerek finans gerekse teşvikler ve pazara girmedeki sorunları çözmekle başlayacağız." diye konuştu.
TİM’in Türkiye’de inovasyon ve dijital dönüşüm felsefesini kobilere aktarmaya çalışacağını anlatan Gülle, başarılı girişimlerin örnek alındığını söyledi.
"Lobi ve tanıtım çalışmalarını daha da artıracağız"
Gülle, TİM’in Türkiye’nin dışarıdaki en aktif yapılarından biri olduğunu anımsatarak, geçmişte başarılı lobi ve tanıtım faaliyetlerinin yapıldığını söyledi.
TİM’in yurt dışındaki muadili kurumlarla ilişkilere son derece önem verdiğini belirten Gülle, "Avusturya ile olan ilişkilerimizi iş dünyası olarak aşağıdan girip de bunları tedavi etmek arzusundayız. Almanya ile olan ilişkilerimizi ticari ilişkilerimizle, daha çok getirerek, götürerek bunları tedavi etmek istiyoruz. Bizim İsrail’le siyasi ne kadar siyasi bir sorun olsa da aşağıda ticareti etkilemeden götürüyoruz. Demek ki burada bu tür çalışmaları yapmak ve taşımak bizim için çok önemli. Bunlardan netice alıyoruz. O açıdan lobi ve tanıtım çalışmalarını daha da artıracağız." ifadelerini kullandı.
Kendisinin 5 başkan yardımcısı ile çalışacağını aktaran Gülle, bir başkan yardımcısının lobi ve tanıtım gibi dış ilişkilere odaklanacağını söyledi.
TİM olarak ihracatı teşvik edecek projeler hazırladıklarını anlatan Gülle, "Taleplerimizi ilettik. 10’un üzerinde bir proje hazırladık. İnşallah bunların hepsi sayın bakanımızın (Ticaret Bakanı Ruhsar Pekcan) onayıyla gerçekleşir. İhracatçılarımıza inşallah önümüzdeki dönemde güzel teşviklerimiz, desteklerimiz olacak." dedi.